
Lösemi, kemik iliğinde anormal kan hücrelerinin kontrolsüz çoğalmasıyla ortaya çıkan bir kan kanseri türüdür. Akut veya kronik seyirli olabilir ve çocuklardan yetişkinlere kadar her yaş grubunu etkileyebilir.
Günümüzde gelişmiş laboratuvar testleri ve görüntüleme yöntemleri ile erken teşhis mümkün hale gelmiş, kemoterapi, hedefe yönelik tedaviler, immünoterapi ve kemik iliği nakli gibi modern yaklaşımlar sayesinde hastaların yaşam süresi ve kalitesi belirgin şekilde artmıştır.
Lösemi (Kan Kanseri) Nedir?
Lösemi (kan kanseri), kemik iliğinde bulunan kök hücrelerin kontrolsüz çoğalarak sağlıklı kan hücrelerinin üretimini engellemesiyle ortaya çıkan bir kanser türüdür. Vücudumuzda oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri, bağışıklık sistemini güçlendiren beyaz kan hücreleri ve kanın pıhtılaşmasını sağlayan trombositler bulunur.
Normal şartlarda, kemik iliği bu hücreleri dengeli bir şekilde üretir. Ancak lösemi geliştiğinde, bu süreç bozulur ve işlevsiz beyaz kan hücreleri vücutta hızla artmaya başlar. Bu durum, bağışıklık sisteminin zayıflamasına, kansızlığa, kolay kanamalara ve organ fonksiyonlarında bozulmalara yol açabilir. Lösemi; akut (hızlı ilerleyen) ve kronik (daha yavaş seyreden) olmak üzere farklı türlerde görülebilir ve her yaş grubunu etkileyebilir.
Bilgi ve Randevu Almak İçin Formu Doldurun
Lösemi (Kan Kanseri) Türleri Nelerdir?
Lösemi, ilerleme hızına ve etkilenen hücre tipine göre farklı türlere ayrılır. Genel olarak akut (hızlı ilerleyen) ve kronik (daha yavaş seyreden) olmak üzere iki ana grupta incelenir. Ancak, etkilenen kan hücrelerine göre de lenfositik (lenfoblastik) ve miyeloid (miyeloblastik) türleri de vardır. Genel olarak dört ana grup vardır:
Akut lenfoblastik lösemi (ALL)
Daha çok çocuklarda görülür. Lenfosit adı verilen beyaz kan hücrelerinin olgunlaşmadan hızla çoğalmasıyla ortaya çıkar. Hızlı ilerlediği için erken tanı hayati önem taşır. Tedavisinde genellikle kemoterapi, hedefe yönelik ilaçlar ve uygun durumlarda kemik iliği nakli uygulanır.
Akut miyeloid lösemi (AML)
Daha çok yetişkinlerde görülür. Miyeloid kökenli hücrelerin olgunlaşmadan kontrolsüz çoğalması sonucu gelişir. Kısa sürede ağır belirtilere yol açabilir. Tedavisi genellikle yoğun kemoterapi kürleri, bazı alt tiplerinde hedefe yönelik ilaçlar ve kemik iliği naklidir.
Kronik lenfositik lösemi (KLL)
Genellikle ileri yaşlarda ortaya çıkar. Lenfositlerin yavaş ve uzun süreli birikimi sonucu oluşur. Belirtiler uzun süre fark edilmeyebilir, bu nedenle rutin kontrollerde teşhis edilebilir. Erken evrelerde bazen tedaviye hemen başlanmaz, düzenli takip yapılır. İlerlemiş olgularda kemoterapi, immünoterapi ve hedefe yönelik ilaçlar kullanılır.
Kronik miyolid lösemi (KML)
Orta yaş ve üzerindeki kişilerde daha sık görülür. Miyeloid hücrelerin aşırı ve kontrolsüz çoğalmasıyla gelişir. Tanıda en belirgin bulgu Philadelphia kromozomu adı verilen genetik değişikliktir. Tedavide hedefe yönelik akıllı ilaçlar oldukça başarılı sonuçlar verir.
Lösemi (Kan Kanseri) Neden Olur?
Lösemi, kemik iliğindeki kan yapan kök hücrelerin genetik olarak değişmesi ve kontrolsüz çoğalması sonucu oluşur. Bu değişimin kesin nedeni tam olarak bilinmese de bazı genetik, çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinin lösemi riskini artırdığı kabul edilmektedir. Bu faktörler şunlardır:
- Down sendromu, Bloom sendromu, Fanconi anemisi gibi doğuştan gelen bazı genetik hastalıklar lösemi riskini artırır. Bu sendromlarda DNA onarım mekanizmaları bozuk olduğundan hücreler kansere daha yatkındır.
- Aile öyküsünde lösemi veya diğer hematolojik kanserler görülen kişilerde risk biraz daha yüksektir.
- Zararlı kimyasallara ve radyasyona uzun süre maruz kalma lösemi riskini artırabilir.
- Sigara dumanındaki toksik maddeler özellikle akut miyeloid lösemi (AML) için önemli bir risk faktörüdür.
- Aşırı alkol tüketimi bağışıklık sistemini zayıflatır ve hücrelerin DNA onarım kapasitesini düşürerek lösemi gelişimine katkıda bulunabilir.
- Daha önce kemoterapi ve radyasyon tedavisi görmüş kişilerde, yıllar içinde lösemi gelişme riski artabilir.
- Organ nakli sonrası bağışıklık baskılayıcı ilaç kullanımı veya kronik bağışıklık yetmezlikleri lösemiye zemin hazırlayabilir.
- Kronik lösemi türleri özellikle 60 yaş ve üzerindeki bireylerde daha sık görülür.
Lösemi (Kan Kanseri) Belirtileri Nelerdir?
Lösemi belirtileri; löseminin türüne, ilerleme hızına ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. Akut lösemi türlerinde belirtiler hızlı ve ağır seyrederken, kronik lösemilerde hastalık uzun süre belirti vermeyebilir ve genellikle rutin kan testlerinde fark edilebilir. Ancak en sık görülen belirtiler şunlardır:
- Yorgunluk ve halsizlik
- Ateş ve gece terlemeleri
- İştahsızlık, kilo kaybı
- Sık tekrarlayan enfeksiyonlar
- Diş eti ve burun kanamaları
- Ciltte kolay morarma ve döküntüler
- Uzun süren kanamalar
- Kemik ve eklem ağrıları
- Dalak ve karaciğer büyümesi
- Lenf bezi büyümeleri
- Nefes darlığı
- Baş dönmesi, baş ağrıması
- Görme sorunları
- Ciltte solgunluk, soğukluk
Lösemi belirtileri çoğu zaman grip, kansızlık ya da başka basit sağlık sorunlarıyla karışabilir. Bu nedenle şüpheli durumlarda mutlaka bir uzmana başvurulması erken teşhis için hayati önem taşır.
Lösemi (Kan Kanseri) Nasıl Teşhis Edilir?
Lösemi teşhisi, hastanın şikâyetleri, fizik muayene bulguları ve laboratuvar testleriyle konur. Öncelikli olarak fiziki muayenede doktor, lenf bezlerinde şişlik, dalak veya karaciğer büyümesi, ciltte morarma, diş eti kanamaları, sık enfeksiyon, kilo kaybı, sürekli halsizlik ve döküntü gibi bulguları değerlendirir. Ultrason, BT veya MR ile dalak, karaciğer ya da lenf bezlerindeki büyümeler tespit edilir. Hasta öyküsü alınır. Kan testleri uygulanır.
Kemik iliği aspirasyonu veya biyopsisi tanıda altın standarttır. Kalça kemiğinden alınan örnek mikroskop altında incelenerek lösemili hücrelerin varlığı ve tipi belirlenir. Lösemide tanının en kritik aşaması, hastalığın alt tipini saptamaktır.
Bunun için immün fenotipleme, sitogenetik ve moleküler testler uygulanır. Lomber ponksiyon (belden sıvı alınması) ile lösemi hücrelerinin beyin-omurilik sıvısına yayılıp yayılmadığı araştırılır.
Akut lösemi tanısı konan yetişkinlerin büyük bir kısmı yüksek risk grubunda yer alır. Bu durum, hastalık kontrol altına alınsa bile kısa sürede nüks (tekrarlama) riski olduğunu gösterir.
Genel olarak lösemi tanısı için kan testleri, kemik iliği biyopsisi ve genetik incelemelerin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Bu süreç hem hastalığın tipini belirlemek hem de en uygun tedavi planını oluşturmak için kritik öneme sahiptir.
Lösemi (Kan Kanseri) Tedavisi Nasıldır?
Lösemi tedavisi, hastalığın türüne, alt tipine, ilerleme hızına, hastanın yaşı ve genel sağlık durumuna göre planlanır. Tedavi multidisipliner olarak planlanır; hematoloji, onkoloji, enfeksiyon hastalıkları, radyasyon onkolojisi ve yoğun bakım branşları birlikte çalışır. Günümüzde kullanılan başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:
Kemoterapi
- Lösemi tedavisinin en temel yöntemi kemoterapidir. İlaçların dozu, süresi ve uygulama yolu hastalığın tipine göre değişir.
- Amaç, kemik iliğinde hızla çoğalan kanserli hücreleri güçlü ilaçlarla yok etmektir.
- İlaçlar genellikle damar yoluyla (intravenöz) uygulanır, ancak bazen ağızdan tablet şeklinde ya da beyin-omurilik sıvısına doğrudan verilebilir.
- Çoğu zaman birden fazla kemoterapi ilacının kombinasyonu kullanılır.
Radyoterapi (Işın Tedavisi)
- Radyoterapi ile yüksek enerjili ışınlar kullanılarak lösemi hücreleri yok edilmeye çalışılır.
- Genellikle kemik iliğinde veya belirli bölgelerde yoğun hücre birikimi olduğunda tercih edilir.
- Ayrıca kemik iliği nakli öncesi hazırlık sürecinde de uygulanabilir.
Hedefe Yönelik Tedaviler (Targeted Therapy)
- Kanser hücrelerinde bulunan belirli genetik değişiklikleri veya proteinleri hedef alır.
- Tirozin kinaz inhibitörleri lösemi hücrelerinin büyüme ve bölünme sinyallerini bloke ederek hastalığın ilerlemesini durdurur.
- Bu tedavi, sağlıklı hücrelere daha az zarar verdiği için klasik kemoterapiye göre genellikle daha iyi tolere edilir.
İmmünoterapi
- İmmünoterapi, bağışıklık sisteminin lösemi hücrelerini tanıyıp yok etmesini sağlar.
- Özellikle dirençli veya tekrarlayan lösemi vakalarında önemli bir tedavi seçeneğidir.
Kök Hücre Nakli (Kemik İliği Nakli)
- En etkili tedavi seçeneklerinden biridir.
- Önce yüksek doz kemoterapi veya radyoterapi ile hastalıklı kemik iliği yok edilir, ardından sağlıklı kök hücreler nakledilir.
- Nakil sonrası bağışıklık sistemi yeniden yapılanır ve sağlıklı kan hücreleri üretimi başlar.
Destekleyici Tedaviler
- Asıl tedavilerin yan etkilerini hafifletmek ve yaşam kalitesini artırmak için uygulanır.
- Kan ve trombosit transfüzyonları, kansızlık ve kanama riskini azaltır.
- Antibiyotik, ağrı kesiciler, antiviral ve antifungal ilaçlar, zayıflayan bağışıklık nedeniyle oluşabilecek enfeksiyonları önler.
Lösemi (Kan Kanseri) Hakkında Sık Sorulan Sorular
Lösemi Kaç Yaşta Görülür?
Lösemi her yaşta görülebilir, ancak çocuklarda ve ileri yaş yetişkinlerde daha sık ortaya çıkar.
Lösemi Morluğu Nasıl Olur?
Trombositlerin azalması nedeniyle ciltte kolayca morluklar ve kırmızı noktalar (peteşi) oluşur.
Lösemi Tedavisi Ne Kadar Sürer?
Tedavi süresi löseminin tipine göre değişmekle birlikte aylarca, hatta bazı durumlarda yıllarca sürebilir.
Lösemide Hangi Değerler Yükselir?
Kan testlerinde olgunlaşmamış beyaz kan hücreleri (blastlar) yüksektir.
Lösemi Üşüme Yapar mı?
Evet, kansızlık ve sık enfeksiyonlar nedeniyle üşüme ve titreme görülebilir.
Kan Kanseri Kan Tahlilinde Belli Olur Mu?
Tam kan sayımında hücrelerdeki dengesizlikler görülerek lösemiden şüphelenilebilir, ancak kesin tanı için kemik iliği biyopsisi gerekir.
Lösemi Hastası Kemoterapi Alabilir mi?
Evet, kemoterapi löseminin temel tedavi yöntemidir.
Lösemi En Çok Kimlerde Görülür?
Çocuklarda akut lenfoblastik lösemi, yetişkinlerde ise akut miyeloid ve kronik lösemi türleri daha sık görülür.
Lösemi Hızlı İlerler mi?
Akut lösemiler hızlı ilerlerken, kronik lösemiler genellikle yavaş seyirlidir.
Giriş Tarihi: 31.01.2025
Güncellenme Tarihi: 02.09.2025
Oluşturan: Medipol Sağlık Grubu Web Yayın Kurulu
Web sitemizde yer alan tüm içerikler yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır. Şikayetinizle ilgili değerlendirme, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.