ONLİNE İŞLEMLER
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Bölümünden Prof. Dr. Onur Yaprak, tüm dünyada halen çok büyük bir sağlık sorunu olan Hepatit B virüsüne ilişkin açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Yaprak, hepatitin karaciğerde iltihap olduğunu, viral hepatitin ise bu iltihabın virüslere bağlı gelişmiş olduğunu ifade ederek “Tüm dünyada viral hepatite neden olan virüslerin çoğu hepatit B virüsleridir. Hepatit B virüsünün varlığı ilk kez 1967 yılında ortaya konulmuş ve tanımlayan doktor Bloomberg Nobel Tıp Ödülü kazanmıştır. 1982 yılında ise hepatit B aşısı geliştirilmiştir. 1998 yılından itibaren ülkemizde hepatit B aşısı rutin aşılama programında yer almaktadır. Yeni doğan bebeklere 0-1-6’ncı ay şeklinde 3 doz halinde aşı yapılmaktadır” dedi. HER 3 KİŞİDEN BİRİ BU ENFEKSİYONU GEÇİRİYOR Her yıl yaklaşık 1 milyon insanın aşı ile korunması mümkün olan bir hastalık yüzünden nedensiz bir şekilde hayatını kaybettiğine dikkati çeken Prof. Dr. Yaprak, şöyle devam etti: "Dünyada ve ülkemizde ortalama her 3 kişiden biri hepatit B enfeksiyonu geçirmiş olup dünyada 257 milyon ülkemizde ise 3 milyon civarı hepatit B taşıyıcısı mevcuttur. Hepatit B ile enfekte olmanın insan sağlığına karaciğerde siroz ve kanser gelişimi gibi çok ciddi hayati sonuçları vardır. Hepatit B bulaşan insanların çoğunluğu hastalığı ayaktan geçirir ve bağışıklık kazanır. Üstelik bu insanların büyük bir kısmı hastalığı geçirdiğini fark etmez. Bu durumda virüs de kandan temizlenir. Bazı insanlarda ise hepatit B’ye karşı bağışıklanma oluşmaz ve taşıyıcılık devam eder. Buna kronik enfeksiyon diyoruz. Hepatit B doğumda bulaşırsa yüzde 90, beş yaşına kadar bulaşırsa yüzde 20 ila 30 ve erişkinlikte bulaşırsa yüzde 2 ila 5 civarında kronikleşir. Kronik Hepatit B enfeksiyonu olanların yaklaşık yüzde 25 ila 40’ında karaciğer hastalığına bağlı siroz ya da karaciğer kanseri gelişebilmektedir." 10 KİŞİDEN SADECE BİRİ TAŞIYICILIĞININ FARKINDA Prof. Dr. Onur Yaprak, hepatit B’nin 3 temel bulaşma yolu bulunduğuna işaret ederek şu bilgileri paylaştı: "Anneden çocuğa, kan ile temas veya cinsel ilişki yoluyla bulaşma gerçekleşiyor. Hepatit B için; sterilize edilmemiş araçlarla tıbbi ya da diş müdahaleleri yapılması, kullanılmış enjektör paylaşımı, tıraş bıçağı ve diş fırçası gibi eşyaların ortak kullanımı, güvensiz cinsel temas, sterilize edilmemiş araçlarla dövme, piercing, manikür, pedikür uygulanması da sık bilinen bulaş yollarıdır. Hepatit B taşıyıcılarının ancak 10’da biri taşıyıcı olduğunun farkında olup genelde insanlar evlilik öncesi, check-up sırasında ya da kan bağışı için kan örneği verdiklerinde haberdar olmaktadır." KARACİĞER KANSERİNE KARŞI DÜZENLİ KONTROL ŞART Ülkemizde yapılan karaciğer nakillerinin en büyük nedeninin hala hepatit B’ye bağlı gelişmiş karaciğer hastalıkları olduğuna değinen Prof. Dr. Yaprak, şu değerlendirmede bulundu: "Ülkemizde 20 yılı aşkın bir süredir aşılamanın rutin yapılması nedeni ile önümüzdeki birkaç 10 yılda hepatit B virüsü sorun olmaktan çıkacaktır. Ancak bu süre zarfında 1998 öncesi doğan herkesin sağlık kurumlarına başvurarak hepatit B’ye karşı bağışıklık durumlarını saptayan testleri yaptırmasını öneriyorum. Hepatit B ile hiç karşılaşmamış olan kişiler aşılanarak bu hastalığa karşı yüzde 95 oranında korunma elde edeceklerdir. Üstelik hepatit B aşısı grip aşıları gibi her yıl yapılması gereken bir aşıda değildir. 3 doz yapıldıktan yıllar sonra bile antikor titresi hala 10 mIU/ml’den fazla ise tekrar yapılmaya ihtiyaç olmaz. Hepatit B’yi geçirmiş ve bağışıklanarak yüzey antijenine karşı antikor üretmiş kişilerin ise aşılanmaya ihtiyaçları yoktur. Bu gruplar dışında kalan tüm hepatit B taşıyıcılarının ise oluşabilecek bir siroz veya kanser riskine karşı ömür boyu hekim kontrolüne girmesi, 6 ay ya da en geç yılda bir düzenli kontrollerini yaptırması gerekmektedir.”