Sitede Ara

Çocuklarda lösemi tedavisinde başarı artıyor

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Pediatrik Hematoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sema Anak, artık çocuklarda löseminin büyük oranda tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirterek, "Düşük risklerde başarı yüzde 90'lara varıyor. Yüksek risklerde bile artık yüzde 60 başarı sağlanıyor." ifadelerini kullandı.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi açıklamasına göre, Uluslararası Lösemili Çocuklar Haftası’nda Medipol Mega Üniversite Hastanesi Pediatrik Hematoloji Bölümü ekibi, yatarak tedavi olan minik kahramanlara bayram ziyareti gerçekleştirdi. Hediyeler dağıtarak çocukları gülümseten ekip, küçük hastalara moral ve motivasyon verdi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Medipol Mega Üniversite Hastanesi Pediatrik Hematoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sema Anak, löseminin yakın gelecekte kronik hastalıklar arasında yerini alabileceğini belirtti.

Lösemiyi değil lösemiyi oluşturabilecek faktörlerin engellenebileceğini aktaran Anak, "Artık çocuklarda lösemi büyük oranda tedavi edilebilir bir hastalık. Düşük risklerde başarı yüzde 90’lara varıyor. Yüksek risklerde bile artık yüzde 60 başarı sağlanıyor. Bu başarıda en büyük pay kemoterapinindir. Daha az oranlarda radyoterapi ve seçilmiş vakalarda kök hücre nakli buna eklenerek başarı artıyor. Tedavi başarısı için zor süreçte psikolojik desteği ise asla ihmal etmemeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Lösemiye neden olan faktörler

Anak, löseminin bir tek faktöre bağlı olarak oluşmadığına dikkati çekti. Bireylerin genetik bozukluk gibi belli bir olumsuzluk ile doğabileceğini vurgulayan Anak, bu özelliğin bazen etkisiz olurken, bazen ciddi doğumsal hastalıklara ve artmış kanser riskine yol açabildiğini kaydetti.

Anak, kanser geçmişi çok sık olan veya meme kanseri gibi aynı kanserin izleyen nesillerde de tekrarladığı ailelerin özellikle risk altında olduğunu belirtti.

Gündelik hayatta ise maruz kalınan boyalar, vernikler, böcek ilaçları, çözücüler, bazı yapıştırıcılar, plastikler ve temizlik ürünleri, otomotiv ürünleri, deterjanlar ve kurşunsuz benzin gibi kimyasal faktörlerin tümünün sadece lösemi hastalığına değil tüm kanserlere yakınlaştırdığını aktaran Anak, şunları kaydetti:

"Tümünün içeriğinde kanserojen maddeler mevcuttur. Bunların denetimi, kullanılan ürünün kaynağı devlet kontrolündeki kurumlarca denetlendikten sonra insan sağlığına en az etkili olanlar piyasaya sürülmelidir. Kimyasal atıklar da insan sağlığına zararlıdır ve uzun süreçte insana zararlı olmayacak şekilde yok edilmelidirler. Bunun yanı sıra bizlere düşen sağlıklı beslenmek ve çocuklarımızın aşılarını düzenli yaptırıp onları infeksiyonlardan korumaktır. Bunun yanı sıra radyasyona da maruz kalmamaya özen göstermeliyiz."

Özel bir gıda türünün lösemiye iyi gelmediğini vurgulayan Anak, "Yalnızca sağlıklı bir beslenme ile kendimizi ve bedenimizi dinç tutabiliriz. Bazı ilaçların da kaynakları da bitkilere dayanıyor. Ancak bu bitkinin ilaç haline gelebilmesi için uzun deneyler gerekiyor. Her doğadaki bitki çare olarak görülmemelidir. Dengeli ve sağlıklı beslenmek yeterli olacaktır." diye konuştu.


30 Mayıs 2019, Perşembe