ÇOCUK BESLENMESİNDE BALIĞIN ÖNEMİ

İnsan vücudunda üretilemediği için mutlaka besinler yoluyla alınması gereken omega-3 yağ asitleri kalp-damar hastalıkları, şeker hastalığı ve kanser gibi hastalıklardan koruyucudur. Beyin gelişimine olumlu katkı sağladığından, beyin gelişiminin çok hızlı olduğu ilk 0-3 yaş döneminde Omega-3 yağ asitlerinin diyetle alınması önemlidir. Otizm, dikkat eksikliği, hiperaktivite ve öğrenme güçlüklerinin tedavisinde kullanılan omega-3 yağ asitleri bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. Ayrıca omega-3 yağ asitlerinin romatizmal hastalıklarda ağrıları azaltma, bazı barsak hastalıklarından koruma etkileri de vardır. Bu olumlu etkilerin sağlanabilmesi için haftada en az 2 kez balık tüketilmesi gereklidir. Özellikle hangi balıkların tüketilmesi gerektiğine baktığımızda, en çok omega-3 içeren balıklar soğuk su ya da derin dip balıklarıdır. Ancak balıklar civa, arsenik gibi ağır metallerle kirlenmiş olabilir. Büyük balıklar daha çok sağlığa zararlı madde içerebileceğinden, özellikle çocuklar küçük balıkları tüketmelidir. Başta hamsi ve sardalya olmak üzere somon, istavrit çocuklar tarafından tüketilmesi uygun olan balıklardır. Ancak ülkemizde genellikle dondurulmuş somon bulunabildiğinden HAMSİ ve SARDALYA’nın tüketilmesi daha uygun olabilir. Bu arada mümkün olduğunca çiftlik balıkları yerine deniz balıkları tercih edilmelidir. Balık, sekizinci aydan itibaren çocuklara haftada 1-2 kez sebze pürelerinin içine katılarak ya da tek başına verilebilir. Balık pişirmede en sağlıklı yöntemler, buğulama, haşlama veya yağsız tavada pişirmedir. Bu arada taze olmaları şartıyla balığın, süt ve süt ürünleriyle beraber tüketilmesinde sağlık açısından bir sakınca yoktur. Midye başta olmak üzere kabuklu deniz ürünleri ise fazla toksik madde içerebileceğinden çocuklar tarafından tüketilmemelidir. Sonuç olarak balık, sağlık üzerine pek çok olumlu etkileri nedeniyle çocuk beslenmesinde vazgeçilmez bir yere sahiptir.

11 Kasım 2015, Çarşamba