
Penis kanseri, nadir görülen ancak erken teşhis edilmediğinde ciddi sonuçlara yol açabilen bir hastalıktır. Genellikle ciltte yara, siğil benzeri oluşumlar, kızarıklık, akıntı veya kötü kokuyla kendini gösterir. Sigara kullanımı, HPV enfeksiyonu ve hijyen eksikliği en önemli risk faktörleri arasında yer alır. Erken dönemde tanı ve uygun tedavi yöntemleriyle hastalığın ilerlemesi engellenebilir, bu nedenle belirtilerin göz ardı edilmemesi büyük önem taşımaktadır.
Penis Kanseri Nedir?
Penis kanseri, penisteki sağlıklı hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalmasıyla ortaya çıkan nadir bir kanser türüdür. Seyrek görülse de, peniste olağan dışı bir değişiklik fark edildiğinde mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Penis kanseri penisin farklı bölgelerinde gelişebilir ancak en sık baş veya sünnet derisinde görülür.
Tüm kanser türlerinde olduğu gibi, erken teşhis penis kanserinde de hayati önem taşır. Erken dönemde fark edilen olgular çoğunlukla başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Bu nedenle, peniste olağan dışı bir bulgu gözlemlendiğinde gecikmeden doktora başvurulmalıdır.
Penis kanseri, erkeklerde görülen tüm kanserlerin %1’inden daha azını oluşturur ve nadir bir hastalıktır. Bu kanser türünün Afrika, Asya ve Güney Amerika’da görülme sıklığı daha yüksektir.
Bilgi ve Randevu Almak İçin Formu Doldurun
Penis Kanseri Neden Olur?
Penis kanserinin kesin nedeni bilinmemektedir ancak bazı risk faktörleri, bu hastalığın gelişme olasılığını artırmaktadır. İnsan papilloma virüsü (HPV) taşıyan erkeklerde penis kanseri riski daha yüksektir. HPV, aynı zamanda genital siğillere yol açan virüstür.
Yaş faktörü de önemlidir. Penis kanseri 40 yaş altındaki bireylerde nadiren görülürken, 60 yaş üzerindeki kişilerde daha sık ortaya çıkar. Sigara kullanımı, penis kanseri ile en güçlü şekilde ilişkilendirilen yaşam tarzı faktörüdür. Sigara içerisindeki zararlı kimyasallar, penis dokusundaki hücrelere zarar vererek kansere yakalanma riskini artırır.
Penisi etkileyen bazı sağlık sorunları da riski yükseltmektedir. Örneğin, sünnet derisinin geri çekilmesini zorlaştıran fimozis, enfeksiyonlara zemin hazırlar. Tekrarlayan enfeksiyonlar ise bağışıklık sistemini zayıflatabilir ve penis kanseri gelişme ihtimalini artırabilir. Penis kanserine neden olan faktörler aşağıda listelenmektedir:
- HPV enfeksiyonu (özellikle genital siğillere yol açan türleri)
- İleri yaş (özellikle 60 yaş ve üzeri)
- Sigara kullanımı
- Fimozis (sünnet derisinin geri çekilememesi)
- Tekrarlayan enfeksiyonlar
Penis Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Penis kanseri, penisin cildinde veya iç dokularında gelişebilen nadir bir kanser türüdür. Tanı yöntemleri, evreleme süreçleri ve tedavi seçeneklerindeki ilerlemeler sayesinde penis kanserine bağlı ölüm oranlarında belirgin bir azalma sağlanmıştır. Penis kanseri erken dönemde fark edildiğinde tedavi başarısı artar. Penis kanseri belirtileri aşağıda listelenmektedir:
- 4 hafta içinde iyileşmeyen yara veya kitle
- Penisten ya da sünnet derisinin altından gelen kanama
- Kötü kokulu akıntı
- Penisin veya sünnet derisinin kalınlaşması ve geri çekilmesinde zorluk (fimozis)
- Penis veya sünnet derisi renginde değişiklik
- Peniste döküntü veya kızarıklık
Bu belirtilerden herhangi biri görüldüğünde, vakit kaybetmeden bir üroloji uzmanına başvurulması gerekmektedir. Çoğu durumda bu şikâyetler kanser dışı nedenlerden kaynaklansa da erken tanı, penis kanserinin başarılı tedavisi için önem arz etmektedir.
Penis Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Penis kanseri tanısında en temel yöntem biyopsidir. Uzman hekim, şüpheli dokudan küçük bir örnek alarak laboratuvarda inceletir. İşlem lokal anestezi altında yapılır, bu nedenle hasta ağrı hissetmez ve genellikle aynı gün evine dönebilir.
Tanı sürecinde fiziksel muayene de önemlidir. Doktor, penis ve çevresini detaylı bir şekilde değerlendirerek olası anormallikleri tespit eder. Şüpheli bulguya rastlandığında biyopsi yapılması gerekebilir.
Bazı durumlarda kanserin yayılımını ve evresini belirlemek için görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır. Bu amaçla penis doppler ultrason, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MR) ve PET/CT gibi testler kullanılabilir. Teşhis genellikle bu yöntemlerin bir arada uygulanmasıyla kesinleşir. Ardından, kanserin evresine göre uygun tedavi planı oluşturulur. Penis kanseri teşhis yöntemleri aşağıda listelenmektedir:
- Fiziksel muayene
- Biyopsi
- Ultrason (penis doppler)
- Bilgisayarlı Tomografi (BT)
- Manyetik Rezonans (MR)
- PET/CT
Penis Kanseri Çeşitleri Nelerdir?
Penis kanseri farklı alt türlerden oluşur. Bu kanserlerin büyük bölümü aslında cilt kanseri grubuna girer. Bununla birlikte, bazı türler damarlar, ter bezleri ya da bağ dokusu gibi yapılardan kaynaklanabilir. Tümörün türünü belirlemek için patoloji uzmanı, hücrelerden alınan küçük bir biyopsi örneğini mikroskop altında inceler.
Penis kanserin türü, uygulanacak tedavi yöntemini doğrudan etkiler. Örneğin, skuamöz hücreli karsinom radyoterapiye genellikle yanıt vermezken, bazı diğer penis kanser türleri radyoterapiye daha iyi cevap verebilir. Penis kanseri çeşitleri aşağıda listelenmektedir:
- Melanom
- Skuamöz hücreli karsinom
- Bazal hücreli karsinom
- Sarkom
- Adenokarsinom
- Penis adenokarsinomu
- Karsinoma in situ
- Penis sarkom
- Penis melanom
- Verrüköz karsinom
Penis Kanseri Nasıl Tedavi Edilir?
Penis kanseri tedavisinde en sık kullanılan yöntem cerrahidir. Cerrahi tedavi penis kanserinde temel yaklaşımdır. Bazı durumlarda cerrahiye ek olarak radyoterapi uygulanabilir. Radyoterapi, cerrahinin alternatifi veya tamamlayıcısı olabilir. Erken evre tümörlerde lokal tedaviler tercih edilebilirken, ileri evre veya büyük tümörlerde kemoterapi de kullanılabilir. Kemoterapi, yayılım göstermiş veya büyük tümörlerde tercih edilir.
Tedavi planının amacı, kanseri kontrol altına alırken penisin görünümünü ve işlevini mümkün olduğunca korumaktır. İlerlemiş durumlarda tedavi tamamen iyileştirme amacı taşımayabilir, ancak tümörün büyümesini yavaşlatmak, yayılımı durdurmak ve şikayetleri azaltmak için uygulanır. Penis kanseri tedavisinde farklı uzmanlık alanlarından hekimler görev alabilir. Bu uzmanlar:
- Ürolog
- Radyasyon onkoloğu
- Tıbbi onkolog
Bunların yanı sıra hemşireler, psikologlar, sosyal hizmet uzmanları ve rehabilitasyon ekipleri de tedavi sürecine destek olabilir.
Penis kanseri tedavisi, hastalığın evresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre şekillenir. Cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve lokal tedaviler farklı kombinasyonlarla uygulanabilir.
Penis Kanserinden Korunma Yöntemleri Nelerdir?
Penis kanserinden korunmak için HPV aşısı yaptırmak, düzenli üroloji muayenelerine gitmek, sigara kullanmamak ve güvenli cinsel ilişki kurallarına dikkat etmek önemlidir. Penis büyütme yöntemleri konusunda bilinçli davranılmalı, uzman onayı olmadan yapılan yanlış uygulamaların ilerleyen dönemde penis kanseri riskini artırabileceği unutulmamalıdır.
Penis kanserinde en önemli risk faktörleri arasında HPV enfeksiyonu, sigara kullanımı, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, sünnetsiz olmak ve ileri yaş yer almaktadır.
Penis Kanserine Hangi Bölüm Bakar?
Penis kanserinin tanı ve tedavisi “Üroloji” tıbbi birimi (özellikle üroonkoloji alt dalı) kapsamında yürütülür.
Penis Kanseri Hakkında Sık Sorulan Sorular
Penis kanseri hakkında sıklıkla sorulan sorular ve cevapları aşağıda listelenmektedir.
Penis Kanseri Cinselliği Etkiler mi?
Hastalığın evresi ve tedaviye bağlı olarak cinsel yaşam etkilenebilir.
Sünnet Olmak Penis Kanseri Riskini Artırır mı?
Özellikle bebeklik/erken çocukluk döneminde yapılan sünnet penis kanseri riskinin daha düşük olmasıyla ilişkilidir ve sünnetsiz olmak bir risk faktörüdür.
Penis Kanseri Önlenebilir mi?
Tamamen önlenemez ancak HPV aşısı, tütün kullanmamak, güvenli cinsel davranış ve iyi genital hijyen ile risk azaltılabilir.
Erkek Cinsel Organında Neden Yara Olur?
Erkek cinsel organındaki yaralar genellikle cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara ya da mantar enfeksiyonuna bağlı olabilir.
Erkek Cinsel Organında Siğil Neden Çıkar?
Erkek cinsel organında siğiller, Human Papilloma Virüsü’nün (HPV) düşük riskli tiplerinin neden olduğu genital siğillerdir.
Giriş Tarihi: 03.02.2023
Güncellenme Tarihi: 02.09.2025
Oluşturan: Medipol Sağlık Grubu Web Yayın Kurulu
Web sitemizde yer alan tüm içerikler yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır. Şikayetinizle ilgili değerlendirme, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.