
Şah damarı tıkanıklığı, boynun her iki yanında yer alan karotis arterlerin daralması veya tamamen tıkanmasıdır. Genellikle damar duvarlarında plakların birikmesi sebebiyle oluşur. Tıkanıklık ilerlediğinde beyne giden kan akışı azalabilir ve bu da geçici iskemik ataklara veya felce neden olabilir. Erken tanı hayat kurtarıcı olabilir, bu nedenle risk grubundaki kişilerin düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemesi önem taşır.
Şah Damarı (Karotis Arter) Nedir?
Tıpta karotis arter olarak adlandırılan şah damarı, boynun her iki yanında yer alan büyük atardamarlardır. Bu damarlar, oksijenden zengin kanı kalpten doğrudan beyne, başa ve yüz bölgesine taşır. Vücudun en hayati damarlarından biridir ve beyin fonksiyonlarının doğru bir şekilde çalışabilmesi için gereken kan akışının büyük bir bölümünü sağlar.
Şah Damarı Nerede Bulunur?
Şah damarı, boynun her iki yanında soluk borusunun (trakea) yanında yer alır. Kalpten çıkan kanı baş ve beyin bölgelerine taşıyan bu ana damarlar, boynun alt kısmından yukarıya doğru uzanır ve çene kemiğinin hemen altına kadar devam eder. Her insanda iki adet şah damarı bulunur:
- Sağ karotis arter: Kalpten doğrudan değil, önce brakiyosefalik arter adı verilen büyük bir damardan ayrılarak boyuna ulaşır.
- Sol karotis arter: Kalpten, yani aorttan doğrudan çıkar ve boyun boyunca yukarı doğru seyreder.
Bu damarlar, boynun orta hatta en yakın kısmında, cilt yüzeyine oldukça yakın konumda bulunur. Bu nedenle acil durumlarda nabzın hissedildiği en kolay bölgelerden biri de şah damarıdır. Parmakla nazikçe bastırıldığında bu bölgeden nabzın atışı hissedilebilir.
Şah damarları boynun alt kısmında yer alan ortak karotis arter (arteria carotis communis) adı verilen damarlarla başlar. Ortak karotis arter, boynun üst kısmına doğru ilerledikçe iki dala ayrılır:
- İç karotis arter (arteria carotis interna): Beynin iç kısımlarına kan taşır ve özellikle beyin dokusunun beslenmesinde kritik rol oynar.
- Dış karotis arter (arteria carotis externa): Yüz, saçlı deri, dil, çene ve diğer yüzeysel yapıların kanlanmasını sağlar.
Şah damarı, hayati organ olan beyne doğrudan oksijenli kan taşıdığı için, bulunduğu konum itibarıyla hem klinik değerlendirmelerde hem de acil durumlarda önemli bir referans noktasıdır. Aynı zamanda tıkanıklık ya da darlık gibi damar hastalıkları da genellikle bu bölgedeki damarlar üzerinden takip edilir.
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığı Nedir?
Şah damarı tıkanıklığı, boynun her iki yanında bulunan ve beyne oksijenden zengin kan taşıyan karotis arterlerin daralması veya tamamen tıkanması durumudur. Karotis arterler, beyin, baş ve yüz bölgesinin beslenmesini sağlayan ana atardamarlardır. Buradaki kan akışının engellenmesi durumunda beyne yeterli oksijen gitmez. Bu durum da iskemik ataklara veya inmelere neden olabilir.
Şah damarı tıkanıklığı, çoğu zaman belirti vermeden ilerler. Belirtiler ortaya çıktığında ise konuşma bozukluğu, görme kaybı, baş dönmesi ve uyuşma gibi nörolojik bulgular görülebilir. Bu belirtiler kalıcı hasara neden olabileceği için dikkate alınmalı ve en kısa sürede uzman doktora başvurulmalıdır.
Ayrıntılı Bilgi İçin Formu Doldurun
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığı Neden Olur?
Şah damarı tıkanıklığının en yaygın nedeni damar sertliğidir (ateroskleroz). Damar sertliği, atardamarların iç yüzeyinde plakların (yağ, kolesterol, kalsiyum ve diğer maddelerin tümünün) birikmesiyle oluşan bir hastalıktır.
Plaklar, damarların iç yüzeyine yerleşir ve zamanla burada büyüyerek kan akışını engeller. Bazen bu plaklar parçalanabilir ve kopan küçük parçalar (emboliler) beyindeki daha küçük damarlara giderek ani tıkanmalara ve inmelere neden olabilir. Şah damarı tıkanıklığının diğer nedenleri şunlardır:
- Yüksel kolesterol
- Hipertansiyon
- Sigara kullanımı
- Diyabet
- Obezite
- İleri yaş
- Ailede kalp-damar hastalığı öyküsü
- Kötü beslenme alışkanlıkları
- Stres
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığı Belirtileri Nelerdir?
Şah damarı tıkanıklığı genellikle yavaş ilerler ve belirti vermez. Bu nedenle çoğu kişi tıkanıklık ileri evrelere geldiğinde veya inme geçirdiğinde hastalığın farkına varır. Ancak, bazı durumlarda vücut geçici belirtiler verebilir. Bu belirtiler şunlardır:
- Yüzün bir tarafında ani uyuşma ya da hissizlik
- Vücudun bir tarafında, özellikle kol veya bacakta güçsüzlük veya felç
- Konuşma bozukluğu ya da kelimeleri bulmada zorluk çekme
- Ani gelişen konuşma anlaşılmazlığı (afazi)
- Görme kaybı veya bulanıklık (özellikle tek gözde geçici körlük)
- Baş dönmesi, denge kaybı ya da koordinasyon bozukluğu
- Ani bilinç değişiklikleri, sersemlik hali
- Yutma güçlüğü
Bu belirtiler bazen sadece birkaç dakika ile birkaç saat arasında sürebilir ve kendiliğinden geçebilir. Bu duruma geçici iskemik atak (GİA) denir. Geçici olması önemsenmemesine sebep olabilir ancak aksine inmenin habercisi olabilir. Bu nedenle belirtiler fark edildiği an vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığı Nasıl Teşhis Edilir?
Şah damarı tıkanıklığı genellikle belirti vermeden ilerlediği için, teşhis başka bir sağlık sorunu araştırılırken yapılan incelemeler sırasında başlayabilir. Doktorun fiziki muayene sırasında dikkat ettiği ilk şey ‘’üfürüm’’ denen sestir. Bu ses damardan gelir; kan akışının normalden farklı olduğunu gösterir ve tıkanıklık tanısına yardımcı olur.
Tanıyı kesinleştirmek için şu görüntüleme yöntemleri kullanılabilir:
- Doppler Ultrasonografi (Renkli Doppler)
- BT Anjiyografi (Bilgisayarlı Tomografi Anjiyografi)
- MR Anjiyografi (Manyetik Rezonans Anjiyografi)
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığının Tedavisi Nasıl Yapılır?
Şah damarı tıkanıklığının tedavisi, tıkanıklığın derecesine, hastanın genel sağlık durumuna ve semptomların varlığına göre kişiye özel olarak planlanır. Amaç, beyne giden kan akışını güvenli şekilde sağlamak ve inme riskini en aza indirmektir. Tedavi seçenekleri ilaçla, girişimsel (stent) veya cerrahi (endarterektomi) şeklinde üç ana grupta değerlendirilir.
İlaç Tedavisi ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Hafif vakalarda ilk aşamada ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri önerilebilir. Bu bağlamda kan sulandırıcı ilaçlar ve kolesterol düşürücü ilaçlar reçete edilebilir. Tansiyon ve şeker kontrolü sağlanır. Sigaranın bırakılması, egzersiz ve düzenli beslenme teşvik edilir.
Karotis Endarterektomi (CEA)
En yaygın tedavi yöntemidir. Hasta daha öne iskemik atak ya da inme geçirdiyse uygulanabilir. Tıkanıklığın üst seviyelerde olduğu hastalara uygulanır. Bu işlemde, boyundaki şah damarı cerrahi olarak açılır ve buradaki tıkanıklığı neden olan plak temizlenir.
Karotis Stentleme
Bu yöntem hastanın cerrahi riski yüksekse ya da endarterektomiye uygunluğu yoksa tercih edilir. Genellikle kasık damarından girilerek tıkalı ve daralmış olan bölgeye balon yerleştirilir ve bu balon sayesinde damar genişletilir. Ardından damarın açık kalmasını sağlamak için stent yerleştirilir. Lokal anestezi altında yapılan işlem, girişimsel olduğu için klasik ameliyata göre iyileşme süresi daha kısadır.
Şah Damarı (Karotis Arter) Tıkanıklığı Hakkında Sık Sorulan Sorular
Şah Damarı Tıkanıklığı Önlenebilir mi?
Evet, büyük oranda önlenebilir bir durumdur.
Şah Damarı Tıkanıklığı Anjiyo ile Açılır mı?
Evet, bazı hastalarda şah damarı tıkanıklığı anjiyografi eşliğinde stent yerleştirilerek açılabilir.
Şah Damarı Azılmazsa Ne Olur?
Tıkanıklık tedavi edilmezse, beyne yeterli kan gitmez ve bu durum geçici iskemik ataklara ya da kalıcı inmelere yol açabilir.
Şah Damarı Tıkanıklığı Yüzde Kaç Olursa Tehlikeli?
Genel olarak %70 ve üzeri tıkanıklar ciddi risk taşır.
Şah Damarı Anjiyosu Ne Kadar Sürer?
İşlem genellikle 30–60 dakika arasında sürer.
%100 Tıkalı Şah Damarı Açılır mı?
%100 tıkanıklık durumunda cerrahi veya stent tedavisi her zaman mümkün olmayabilir.
Tıkalı Olan Damar Kendiliğinden Açılır mı?
Genellikle hayır. Şah damarında oluşan tıkanıklıklar kendiliğinden gerilemez. Aksine zamanla daha da ilerleyebilir.
Şah Damarı Tıkanıklığına Hangi Bölüm Bakar?
Şah damarı (karotis arter) tıkanıklığıyla Kalp ve Damar Cerrahisi bölümü ilgilenmektedir.
Boyun Şah Damarı Hızlı Atması Neden Olur?
Stres, egzersiz, tiroid hastalıkları veya kalp ritim bozuklukları gibi nedenlerle olabilir. Sık oluyorsa doktora başvurulmalıdır.
Giriş Tarihi: 31.07.2025
Güncellenme Tarihi: 31.07.2025
Web sitemizde yer alan tüm içerikler yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır. Şikayetinizle ilgili değerlendirme, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.