Sitede Ara

{%= Interview.Title %}

Hamilelik her ne kadar fizyolojik bir  durum olsada  hamilelik süresinde  ortaya çıkan bir takım  hormonal  ve anatomik değişikliklere bağlı olarak  daha  önceden olmayan bir takım   hastalıklar ortaya çıkabilmektedir. Bu hastalıkların  büyük bir bölümü hafif derecede seyretmekle birlikte bazıları şiddetli seyretmekte, anne ve  fetüs  sağlığını  tehdit edebilmektedir. Yine hamilelikten önce mevcut olan bir takım  hastalıklar  hamilelik esnasında  kötüleşebilmekte  az da olsa  şiddeti azalabilmektedir. Hamilelikte ortaya  çıkan rahatsızlıkların  bir çoğunu Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı takip ve  tedavi etmekte ancak bazı durumlarda İç hastalıkları  ve Gastroenteroloji uzmanları   başta olmak üzere diğer uzmanlık  dalları da  devreye  girebilmektedir. Hamilelerde sık görülen  sindirim sistemi ve karaciğer hastalıklar başlıca 3  grupta toplanabilir.

Hamilelik Süresince Sık Görülen Sindirim Sistemi Hastalıkları

  • Bulantı- Kusma
  • Gastroözofajial  reflü  hastalığı
  • Kabızlık 

Hamileliğe Özgü Sindirim Sistemi Hastalıkları 

  • Gebenin şiddetli kusması (Hiperemezis Gravidarum)
  • Gebelik kaşıntısı (Gebelik  Kolestazı)
  • Preeklampsi/eklampsi
  • HELLP Sendromu 
  • Gebeliğin ani gelişen yağlı karaciğer hastalığı 

Hamilelik Süresince Alevlenebilen Hastalıklar 

  • İltihabi Bağırsak Hastalıkları (Ülseröz ve kron kolit hastalığı)

Hamilelikte Bulantı ve Kusma

Bulantı-kusma hamilelerde oldukça sık görülür (% 50-90). Yaşam kalitesini bozmadıkça  önemli  bir sorun teşkil etmez. Gebeliğin  8.-10. haftasında  daha yoğundur. Kusma hastanın yaşamını etkilerse bu duruma hiperemezis gravidarum (şiddetli gebelik kusması) denir. Şiddetli kusmalar  tüm gebelerin  % 1-2 sinde görülür. Kusmanın şiddeti hastadan hastaya değişmek üzere  ciddi vücut  su kaybına ve  tansiyon düşüklüğüne  yol açabilir. Hastaların  tedavisi genellikle ayaktan  olmakla birlikte su kaybı ve kan-idrar tetkiklerinde   bozukluk ortaya çıkması durumunda hastanın yatırılarak tedavi edilmesi gerekir. Gebeliğin şiddetli kusmasının bebek  yönünden erken doğum ve  düşük doğum ağırlığı gibi riskleri mevcuttur.

Hamilelikte Gastroözefajial Reflü Hastalığı 

Mide içeriği ve asitinin özofagusa (yemek borusuna) geri kaçmasıdır. Normalde de özellikle aşırı yemek sonrası aralıklı  görülebilen normal bir olaydır. Eğer göğüs yanması ve  yemekten sonra yemeklerin ağza doğru gelmesi şikayetleri sıklaşır ve hastanın yaşam kalitesini etkilerse artık  reflü hastalığı olarak değerlendirilir. Gastroözefajial  reflü gebelerin % 40-75’inde gelişir. Semptomların şiddeti hamilelik süresi ile doğru orantılı olarak artar. En sık görülen belirtiler göğüs yanması  ve gıdaların ağıza  doğru geri gelmesidir(regürjitasyon).Tedaviye yaşam tarzındaki değişiklikler ve hafif ilaçlarla başlanıp cevap alınamayan vakalarda daha güçlü ilaçlara geçilmesi şeklinde bir yaklaşım uygulanır (step-up tedavisi).

Hamilelikte Kabızlık (Konstipasyon) 

Gebelerde bulantı-kusma ve reflü semptomlarından sonra en sık sindirim sistemi  yakınmasıdır. Sıklık olarak  %16-39 oranında  görülür. Halbuki aynı yaş kontrol grubunda kabızlık sıklığı  %7 kadardır. Kabızlık; çok farklı mekanizmalarla meydana gelen dışkılama sıklığında azalma ve dışkılama sırasında çekilen güçlüğü ifade eden bir şikayettir. Üç  günden daha uzun bir süre de büyük tuvalet ihtiyacı olması, haftada 3’ten az dışkılama, sert, zorlanarak dışkılama ve dışkıyı tam boşaltamama hissinin  olması kabızlık olarak değerlendirilir. Kabızlık tedavisinde ilaç kullanmadan önce hasta endişesinin  giderilmesi,  normal barsak alışkanlığı hakkında bilgilendirme, tuvalet ihtiyacı hissedildiğinde ertelenmemesi, diyet (lifli gıda) ),bol  sıvı  ve  bitkisel çay tüketilmesi tavsiye edilir. Eğer cevap alınamaz ise fetüse zararsız laksatif ilaç tedavisi başlanır.

Hamileliğe Özgü Karaciğer Hastalıkları 

Gebelik Kaşıntısı (Gebelik Kolestazı) 

Hamilelerin %  1-2'sinde görülür. Gebeliğin 25. haftasından sonra (genellikle 3. trimesterde:6-9. aylar) başlar. Kaşıntı ile seyreden karaciğer hastalığıdır. Kaşıntı özellikle avuç içi ve topuklardan başlayıp tüm vücuda yayılır. Geceleri daha fazladır. Kaşıntı doğumdan en geç 48 saat sonra düzelir. % 60-70 oranında tekrarlayabilir. Hastalık iyi seyirli bir hastalık olmakla birlikte düşük kilolu bebek (prematüre), doğum esnasında fetüste oksijen yetersizliği, yine ölü doğum oranı kontrol gebelere göre daha yüksektir. Tedavisi medikal (ilaç tedavisi) olup nadiren erken doğum gerekebilir.

Preeklampsi/Eklampsi

Gebeliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkan (sıklıkla 3. trimesterde ancak erken   dönemde de görülebilir).Birden fazla organı tutan  ilerleyici bir hastalıktır. Gebelerin  % 3 ünde görülür. Hastalık  tansiyon yüksekliği, böbrekten protein kaçağı (proteinüri), böbrek fonksiyon bozukluğu, pıhtı sağlayıcı hücrelerde düşme (trombosit), karaciğer enzimlerinde yükselme ile seyreder. Hastalar hastaneye yatırılarak tedavi edilmelidir. Tansiyon kontrol, destek tedeavisi yapılır. Cevap alınamazsa erken doğum yaptırılır.

HELLP Sendromu

Kan kırmızı hücrelerinde parçalanma (hemoliz), karaciğer enzimlerinde artış, kan pıhtılaşma hücrelerinte (platelet) düşme ile seyreden ciddi bir hastalıktır.Yine  hastaların büyük bir çoğunluğunda tansiyon yükselmesi ve böbrek  fonksiyonlarında bozulma ortaya çıkmaktadır. Hamilelerin binde 1-2'sinde görülür. Anne ölüm riski % 1-3 olup yine bebek ölüm riski  % 15 civarındadır. Bu hastalığın  kesin tedavisi doğumdur. Eğer hamilelik 27. haftanın altında ise ilaçlarla hamilelik haftası 27. Haftanın üzerine çekilmeye çalışılır. İlaç tedavisine cevap alınamayan durumlarda derhal doğum yaptırılır.

Hamileliğin Akut Yağlu Karaciğeri

Hamilelikte görülen hem anne hem bebek ölümü yüksek olan acil bir hastalıktır. 7-10 bin hamilede 1 görülür. Karaciğerde yağlanma olup şiddeti hastadan hastaya değişiklik gösterir. Hastaların %50’sinde preeklampsi vardır. Ağır hastalarda  ateş, baş ağrısı, halsizlik, bulantı-kusma ,karın ağrısı, sarılık,  idrarda azalma, böbrek yetmezliği, koma görülebilir. Tedavisinda acil doğum şarttır. Karaciğer yetmezliği ve koma  gelişen hastalrda karaciğer nakli gerekebilir.

Hamilelik ve İltihabi Bağırsak Hastalıkları 

İltihabi barsak hastalığı: Öncelikle kalın barsağı tutan iltihabi  barsak hastalığı (Ülseröz kolit), bir diğeride hem kalın hemda ince barsağı tutabilen Kron hastalığıdır. Bu iki hastalık kalın ve  ince bağırsakta iltihapla seyreden iki hastalık olup şiddeti hastadan hastaya değişiklik  gösterir.  Bu hastalıklar hamileliğe  özgü olmayıp hamile kalmadan öncede  hastada mevcut olan hastalıklardır. Eğer hamilelik başlangıcında hastalık iyilik peryodunda  yani kontrol altında ise  normal gebelik seyri üzerine fazla etkisi beklenmez . Kontrol altında seyreden hastalık hamilelikte %30 oranında alevlenebilir ki bu hamile olmayan hastalardan farklı değildir. Nadiren gebelik, hastalık aktivitesinde düzelme veya klinik iyileşme ye  gidebilir. Annede Ülseratif Kolit varsa çocukta %1.6 Annede Crohn Hastalığı varsa çocukta %5.2 Eğer hem anne ve hem de babada İBH varsa çocukta %36 oranında hastalık gelişebilir.  Aktif hastalık varlığında   düşük  ve ölü doğum  riski artmıştır. Ayrıca  erken doğum, düşük doğum ağırlıklı bebeğe sahip olma oranları artmıştır.  Konjenital anomaliler üzerine  olumsuz etkisi tartışmalıdır. Hastaların  tedavisinde  fetüs göz önüne alınarak fetüse  zararı olmayan ilaçlarla tedavi  sürdürülmeye  çalışılır. Ciddi  hastalar hastaneye yatırılarak tedavi edilir.

Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi
Prof. Dr. Nihat Okçu
Gastroenteroloji Uzmanı
18 Şubat 2022