‘Bağırsaklarım yırtılır mı’ korkusuyla yaptırmaktan kaçtığımız kolonoskopi işlemi sırasında, polipler çıkarılarak kalın bağırsak kanserinin gelişmesi önlenebilir. Dünyada en sık görülen üçüncü kanser tipinin kalın bağırsak kanseri olduğu unutulmamalı, kolonoskopi taramaları ihmal edilmemeli…

Kolonoskop, ucunda soğuk ışık kaynağı ve kamera olan, esnek, vücut içerisindeyken temas ettiği dokuya zarar vermeyen bir görüntüleme cihazıdır. Kolonoskop çapı yaklaşık 15- 20 mm, uzunluğu ise 140-160 cm’dir. Kolonoskopi ise kalın bağırsağın ve ince bağırsağın sınırlı bir kesiminin kolonoskop denilen cihazla görüntülenmesidir. Kolonoskopi, kanser dahil birçok bağırsak hastalığının teşhisinde oldukça önemli bir yere sahip. Fakat halk arasında, ‘yaptırırsam bağırsağım delinir mi’ gibi bir endişenin olduğunu sık sık duyuyoruz. Bu yüzden bazen teşhislerde gecikmeler yaşandığı gibi, hasta hayatını da riske atmış oluyor. Kolonoskopi klinikte hem tanı, hem de tedavi amaçlı kullanılan çok yararlı bir işlemdir. İşlem, tüm kalın bağırsağın ve ince bağırsağın sınırlı bir kesiminin görülmesini sağlar ve direkt görsel bir bilgi verir. İşlem esnasında kolon polipleri (kalın bağırsak duvarından köken alan, bazı tipleri kansere dönüşebilen oluşumlar), ülserler, iltihaplı alanlar, tümörler, damarsal lezyonlar, darlıklar görülebilir. Öte yandan, kolon polipleri kolonoskopi esnasında endoskopik yöntemle çıkarılabilir. Böylece aynı seansta hem tanı, hem de tedavi bir arada yapılmış, polip zemininde gelişebilecek bir kalın bağırsak kanseri riski de ortadan kaldırılmış olur. Ayrıca kolonoskopi esnasında kanayan bir damar varsa endoskopik yöntemlerle durdurularak kanamaya bağlı ölüm riski ortadan kaldırılabilir. Eğer kalın bağırsakta bir darlık varsa, darlık bölgesi kolonoskopi esnasında balonla genişletilebilir ya da bu bölgeye stent takılabilir. Kolonoskopi esnasında kanser yada kansere dönüşme potansiyeli olan lezyonlar rahatlıkla saptanabilir, eş zamanlı biyopsi alınarak kesin doku tanısı sağlanabilir.
BAĞIRSAK TEMİZLİĞİ GEREKLİ
Kolonoskopi randevusundan bir iki gün önce sıvı diyet uygulanır ve bol su içilmesi önerilir. Bir önceki akşam ise, kalın bağırsağı boşaltıcı ilaçlar uygulanır. Bağırsak temizliğindeki amaç, 1.5 metre uzunluğundaki kalın bağırsak içeriğinin boşaltılmasıdır. Bağırsak temizliği ne kadar iyi olursa yapılan görüntülemenin kalitesi ve tanı açısından güvenirliliği o kadar yüksek olur. Eğer kalın bağırsak temizliği yeterli değilse bazı lezyonlar gözden kaçabilir. Bu yüzden doktorunuz kolonoskopi işlemini erteleyip ikinci bir seansta değerlendirmeyi isteyebilir. Kolonoskopi işlemi bu işin eğitimini alan uzmanların ellerinde son derece güvenli, hem tanısal hem tedavi edici bir uygulamadır. Hastaların en büyük korkusu kolonoskopi işlemi esnasında bağırsak duvarında yırtılma (perforasyon) olmasıdır. Bağırsak duvarında yırtılma özellikle tanısal amaçlı kolonoskopilerde son derece nadirdir. Tedavi amaçlı kolonoskopilerde (geniş tabanlı poliplerin çıkarılması, darlıkların genişletilmesi gibi) risk bir miktar artmakla beraber tecrübeli ellerde risk son derecede azdır. Hastaların ikinci büyük korkusu kolonoskopi esnasında ağrı duymalarıdır. Aslında kolonoskopi işlemi esnasında damar yolundan ağrıyı azaltacak, hastayı sakinleştirecek ilaçlar yapılır. Hasta işlemi anestezili yaptırmak istiyorsa ve kolonoskopi öncesi yapılan değerlendirmede anestezi almasına engel bir durum yoksa işlem, anesteziyoloji ve reanimasyon ana bilim dalı ile iş birliği kurularak yapılabilir. Böylece hastanın yüzde yüz konforu sağlanmış olur. Dünyada en sık görülen üçüncü kanser tipinin kalın bağırsak kanseri olduğunu ve kolonoskopi taramalarının kalın bağırsak kanseri riskini azalttığı gerçeğini göz önüne alırsak kolonoskopiden korkmamalıyız. İşlem sonrası geçici gaz sancısı olabilir. Ancak şiddeti giderek artan bir karın ağrısı varsa kalın bağırsak duvarında zedelenme olup olmadığı konusunda acilen bir doktorla görüşülmelidir. Kolonoskopi işleminde hastaya ağrı kesici ve sakinleştirici ilaçlar yapıldığından, biz hastanın işleme bir yakını ile gelmesini istiyoruz. Ayrıca o gün içinde araç sürmemesini, önemli bir görüşmeye katılmamasını, önemli bir belgeye imza atmamasını istiyoruz. Kolonoskopi öncesi önemli bir kalp yada akciğer hastalığı olan kişilerden işlem öncesi takip eden doktorlarından onay alınmasını ve gerekli önlemler alındıktan sonra kolonoskopi işleminin yapılmasını öneriyoruz.
YILLAR İÇİNDE TEKRARLAYABİLİR
Herhangi bir bulgu olmasa bile 50 yaşında tarama amaçlı kolonoskopi yaptırmak gerekir. 50 yaşında yapılan kolonoskopi normal bile olsa 10 yıl sonra tarama amaçlı ikinci bir kolonoskopi yapılması önerilmektedir. Eğer kolonoskopide polip saptanırsa polipin özelliklerine göre uygun takip programını doktorunuz belirleyecektir. Kolonoskopide kalın bağırsakta polip saptanırsa çıkartılarak kalın bağırsak (kolon) kanseri riski azaltılabilir. Ancak ailede kalın bağırsak kanseri ya da polip hikâyesi varsa kolonoskopi yaşı 40 yaş ya da birinci derecede yakınınızın tanı aldığı yaştan 10 yıl öncedir. (Örneğin baba 45 yaşında kolon kanseri tanısı aldıysa çocuklarının kolonoskopi yaptırması gereken yaş 35’tir.) Dirençli kabızlık, uzun süren ishal, demir eksikliğine bağlı kansızlık, dışkıda gizli kan pozitifliği, dışkılama esnasında kan gelmesi, dışkının kalem gibi incelmesi, karın ağrısı ve kilo kaybı gibi alarm bulguları olanlarda da yaşa bakılmaksızın kolonoskopi gerekir. Ayrıca ülseratif kolit, crohn hastalığı olanlarda hastalık aktivitesini saptama, tedavi yanıtını değerlendirme ve kanser taraması yapılmak üzere kolonoskopi belirli aralıklarla yapılmalıdır. Ailede kolon kanseri, kolon polipi hikâyesi varsa ya da sizden polip çıkarıldıysa belirli zaman aralıklarında kontrol gerekir. Polipler çıkarılsa bile yıllar içinde tekrar gelişebilir. Genetik geçişli ve sindirim sisteminde poliplerle giden bir hastalığınız varsa size özel takip programı, genetik danışmanlık alma ve kolonoskopi planı için mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz.
Kolonoskopi işlemi bu işin eğitimini alan uzmanların ellerinde son derece güvenli, hem tanısal hem tedavi edici bir uygulamadır. Ailede kolon kanseri, kolon polipi hikâyesi varsa ya da sizden polip çıkarıldıysa belirli zaman aralıklarında kontrol gerekir.
Kolonoskop, ucunda soğuk ışık kaynağı ve kamera olan, esnek, vücut içerisindeyken temas ettiği dokuya zarar vermeyen bir görüntüleme cihazıdır. Kolonoskop çapı yaklaşık 15- 20 mm, uzunluğu ise 140-160 cm’dir. Kolonoskopi ise kalın bağırsağın ve ince bağırsağın sınırlı bir kesiminin kolonoskop denilen cihazla görüntülenmesidir. Kolonoskopi, kanser dahil birçok bağırsak hastalığının teşhisinde oldukça önemli bir yere sahip. Fakat halk arasında, ‘yaptırırsam bağırsağım delinir mi’ gibi bir endişenin olduğunu sık sık duyuyoruz. Bu yüzden bazen teşhislerde gecikmeler yaşandığı gibi, hasta hayatını da riske atmış oluyor. Kolonoskopi klinikte hem tanı, hem de tedavi amaçlı kullanılan çok yararlı bir işlemdir. İşlem, tüm kalın bağırsağın ve ince bağırsağın sınırlı bir kesiminin görülmesini sağlar ve direkt görsel bir bilgi verir. İşlem esnasında kolon polipleri (kalın bağırsak duvarından köken alan, bazı tipleri kansere dönüşebilen oluşumlar), ülserler, iltihaplı alanlar, tümörler, damarsal lezyonlar, darlıklar görülebilir. Öte yandan, kolon polipleri kolonoskopi esnasında endoskopik yöntemle çıkarılabilir. Böylece aynı seansta hem tanı, hem de tedavi bir arada yapılmış, polip zemininde gelişebilecek bir kalın bağırsak kanseri riski de ortadan kaldırılmış olur. Ayrıca kolonoskopi esnasında kanayan bir damar varsa endoskopik yöntemlerle durdurularak kanamaya bağlı ölüm riski ortadan kaldırılabilir. Eğer kalın bağırsakta bir darlık varsa, darlık bölgesi kolonoskopi esnasında balonla genişletilebilir ya da bu bölgeye stent takılabilir. Kolonoskopi esnasında kanser yada kansere dönüşme potansiyeli olan lezyonlar rahatlıkla saptanabilir, eş zamanlı biyopsi alınarak kesin doku tanısı sağlanabilir.
BAĞIRSAK TEMİZLİĞİ GEREKLİ
Kolonoskopi randevusundan bir iki gün önce sıvı diyet uygulanır ve bol su içilmesi önerilir. Bir önceki akşam ise, kalın bağırsağı boşaltıcı ilaçlar uygulanır. Bağırsak temizliğindeki amaç, 1.5 metre uzunluğundaki kalın bağırsak içeriğinin boşaltılmasıdır. Bağırsak temizliği ne kadar iyi olursa yapılan görüntülemenin kalitesi ve tanı açısından güvenirliliği o kadar yüksek olur. Eğer kalın bağırsak temizliği yeterli değilse bazı lezyonlar gözden kaçabilir. Bu yüzden doktorunuz kolonoskopi işlemini erteleyip ikinci bir seansta değerlendirmeyi isteyebilir. Kolonoskopi işlemi bu işin eğitimini alan uzmanların ellerinde son derece güvenli, hem tanısal hem tedavi edici bir uygulamadır. Hastaların en büyük korkusu kolonoskopi işlemi esnasında bağırsak duvarında yırtılma (perforasyon) olmasıdır. Bağırsak duvarında yırtılma özellikle tanısal amaçlı kolonoskopilerde son derece nadirdir. Tedavi amaçlı kolonoskopilerde (geniş tabanlı poliplerin çıkarılması, darlıkların genişletilmesi gibi) risk bir miktar artmakla beraber tecrübeli ellerde risk son derecede azdır. Hastaların ikinci büyük korkusu kolonoskopi esnasında ağrı duymalarıdır. Aslında kolonoskopi işlemi esnasında damar yolundan ağrıyı azaltacak, hastayı sakinleştirecek ilaçlar yapılır. Hasta işlemi anestezili yaptırmak istiyorsa ve kolonoskopi öncesi yapılan değerlendirmede anestezi almasına engel bir durum yoksa işlem, anesteziyoloji ve reanimasyon ana bilim dalı ile iş birliği kurularak yapılabilir. Böylece hastanın yüzde yüz konforu sağlanmış olur. Dünyada en sık görülen üçüncü kanser tipinin kalın bağırsak kanseri olduğunu ve kolonoskopi taramalarının kalın bağırsak kanseri riskini azalttığı gerçeğini göz önüne alırsak kolonoskopiden korkmamalıyız. İşlem sonrası geçici gaz sancısı olabilir. Ancak şiddeti giderek artan bir karın ağrısı varsa kalın bağırsak duvarında zedelenme olup olmadığı konusunda acilen bir doktorla görüşülmelidir. Kolonoskopi işleminde hastaya ağrı kesici ve sakinleştirici ilaçlar yapıldığından, biz hastanın işleme bir yakını ile gelmesini istiyoruz. Ayrıca o gün içinde araç sürmemesini, önemli bir görüşmeye katılmamasını, önemli bir belgeye imza atmamasını istiyoruz. Kolonoskopi öncesi önemli bir kalp yada akciğer hastalığı olan kişilerden işlem öncesi takip eden doktorlarından onay alınmasını ve gerekli önlemler alındıktan sonra kolonoskopi işleminin yapılmasını öneriyoruz.
YILLAR İÇİNDE TEKRARLAYABİLİR
Herhangi bir bulgu olmasa bile 50 yaşında tarama amaçlı kolonoskopi yaptırmak gerekir. 50 yaşında yapılan kolonoskopi normal bile olsa 10 yıl sonra tarama amaçlı ikinci bir kolonoskopi yapılması önerilmektedir. Eğer kolonoskopide polip saptanırsa polipin özelliklerine göre uygun takip programını doktorunuz belirleyecektir. Kolonoskopide kalın bağırsakta polip saptanırsa çıkartılarak kalın bağırsak (kolon) kanseri riski azaltılabilir. Ancak ailede kalın bağırsak kanseri ya da polip hikâyesi varsa kolonoskopi yaşı 40 yaş ya da birinci derecede yakınınızın tanı aldığı yaştan 10 yıl öncedir. (Örneğin baba 45 yaşında kolon kanseri tanısı aldıysa çocuklarının kolonoskopi yaptırması gereken yaş 35’tir.) Dirençli kabızlık, uzun süren ishal, demir eksikliğine bağlı kansızlık, dışkıda gizli kan pozitifliği, dışkılama esnasında kan gelmesi, dışkının kalem gibi incelmesi, karın ağrısı ve kilo kaybı gibi alarm bulguları olanlarda da yaşa bakılmaksızın kolonoskopi gerekir. Ayrıca ülseratif kolit, crohn hastalığı olanlarda hastalık aktivitesini saptama, tedavi yanıtını değerlendirme ve kanser taraması yapılmak üzere kolonoskopi belirli aralıklarla yapılmalıdır. Ailede kolon kanseri, kolon polipi hikâyesi varsa ya da sizden polip çıkarıldıysa belirli zaman aralıklarında kontrol gerekir. Polipler çıkarılsa bile yıllar içinde tekrar gelişebilir. Genetik geçişli ve sindirim sisteminde poliplerle giden bir hastalığınız varsa size özel takip programı, genetik danışmanlık alma ve kolonoskopi planı için mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz.
Kolonoskopi işlemi bu işin eğitimini alan uzmanların ellerinde son derece güvenli, hem tanısal hem tedavi edici bir uygulamadır. Ailede kolon kanseri, kolon polipi hikâyesi varsa ya da sizden polip çıkarıldıysa belirli zaman aralıklarında kontrol gerekir.
Giriş Tarihi: 13.03.2019
Güncellenme Tarihi: 13.03.2019
Web sitemizde yer alan tüm içerikler yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır. Şikayetinizle ilgili değerlendirme, tanı ve tedavi için mutlaka bir doktora veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.