ONLİNE İŞLEMLER
Süper yaşlılık, kısaca belirli bireylerin yaşlandıkça gençler gibi sağlıklı ve aktif kalmayı başardığı bir durum olarak tanımlanabilir.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte beyin incelerek bütünselliğini kaybetmeye başlar. Bu da hafıza ile ilişkili bölgelerin zayıflamasına ve yürütücü işlevlerden sorumlu alanların fonksiyon kaybına uğramasına neden olur. Aynı zamanda vücutta kronik enfeksiyon seviyesi artar, kalp-damar fonksiyonları bozulur ve fiziksel aktiviteleri yapmak güçleşir. Tüm bu fizyolojik değişiklikler, beyin işlevselliğinin azalmasına yol açar. Yeni bilgi kayıtları azalırken, eski bilgileri geri getirmek de zorlaşır.
Ancak, süper yaşlanma gösteren bireylerde durum farklıdır. Onların beyinleri ve bedenleri genç bireylerdeki gibi korunmuş görünmektedir. Düşük enfeksiyon birikimi, sağlıklı kalp-damar fonksiyonları ve sürdürülen fiziksel aktiviteler, bu bireylerin performansını 25 yaşındaki kişilerle aynı seviyede tutar.
Beyin görüntüleme çalışmaları sonucunda süper yaşlıların genç bireylerdeki gibi bir beyin yapısına sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Yaşlanmayla birlikte düşünce gücü için önemli bir yere sahip olan korteks ve beynin diğer kısımları küçülürken, süper yaşlıların beyin yapıları genç erişkinlerle benzer boyutlarda kalmaktadır.
Araştırmacılar bu durumun süper yaşlıların daha büyük beyinle doğdukları için mi, yoksa farklı yaşam tarzı alışkanlıklarının etkisinden kaynaklı olup olmadığını tespit etmek amacıyla çalışmalar yapmışlardır. Bu çalışmalarda bireylerin korteks kalınlıklarını ölçerek yıllar boyunca bireyleri takip edip ortalama yaşlılarla karşılaştırmışlardır. Yapılan çalışmalar, ortalama yaşlıların süper yaşlılara oranla beyin hücrelerini iki kat daha hızlı kaybettiklerini göstermiştir. Bu durum, ortalama yaşlanma sürecinde yaygın olan beyin yapısının küçülme sürecine süper yaşlıların direnç gösterdiğini ortaya koymaktadır.
Araştırmalar, süper yaşlanmanın temelinde genetik faktörlerin olduğunu söylemektedir. Ancak yaşlanmayı süper hale getirmek için çözüm önerileri de sunulmuştur. Bu çözümler arasında en önemli ve yararlı olanı, fiziksel ve zihinsel olarak zorlayıcı görevlerle uğraşmaktır. Sadece sudoku veya bulmaca çözmek gibi "kolay" egzersizler tek başına yeterli gelmemektedir. Bunun yerine, kuvvetli egzersiz programları, zorlu zihinsel çabalar, yabancı bir dil öğrenme, bir enstrümanda ustalaşma gibi aktivitelerle sınırların daha da zorlanması gerekmektedir.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Prof.Dr. Lütfü HANOĞLU Nöroloji / Hafıza Merkezi 13 Mart 2024
Hafıza Merkezi