ONLİNE İŞLEMLER
Koklear implant (biyonik kulak) ileri veya çok ileri derecede işitme kaybı olan bireyler için işitme duyusunu geri kazandırmaya ve iletişim kalitesini yükseltmeye yardımcı olan bir iç kulak protezidir. Koklear implant, işitme cihazından yeterince fayda göremeyen çocuk ve yetişkinlere, duymayı kolaylaştırma ve konuşmaları daha iyi anlama kolaylığı sunmak üzere tasarlanmıştır. Koklear implant, iç ve dış olmak üzere iki parçadan oluşur. İç parçalar alıcı-uyarıcı, dış parçalar ise sesi iletme bölümünü içerir. İç parça 2 ile 4 saat arası süren operasyonla iç kulağa yerleştirilir. Sesleri işlemleyen mikrofon ve ses ayar kontrolünün yer alığı dış parça ise operasyondan 2-3 hafta sonra kulak arkasına takılır. Odyoloji ekibinin ayarlamalarıyla ilk duyma gerçekleşir.
Dış kulakta bulunan kulak kepçesi tarafından toplanan ses dalgaları, yine dış kulakta bulunan kulak kanalına gönderilir. Kulak kanalına doğru aktarılan ses dalgalarının dış kulaktaki son durağı, kulak zarı olarak adlandırılan yapıdır. Ses dalgaları burada titreşimlere dönüştürülür. Orta kulakta bulunan çekiç, örs ve üzengi kemikleri sesin işlenmesini ve iç kulağın harekete geçmesini sağlar. Oval pencereden orta kulakta bulunan salyangoz yapısına aktarılan titreşimler, burada işlenmelerinin ardından işitme siniri vasıtasıyla beyne aktarılır. Beyne gelen titreşimlerin deşifre edilmesiyle birlikte duyum oluşturulur. Sesin, titreşimden algılanan bir duyuma dönüşmesi böylece sağlanmış olur.
Kokleanın içerisinde bulunan hücreler, ses dalgalarını elektriksel uyaranlara dönüştürür. İşitme sinirleri ile beyne iletilen bu sinyaller beyinde anlamlandırılır. Koklear implant, kulağın hasarlı kısımlarını atlayarak sinir hücrelerinin anlayabileceği elektrik sinyallerini kendi kendine oluşturur. Duymayı sağlayan implant bölümleri ise şöyledir;
Mikrofon kulağın hemen arkasında, işlemci de onun hemen yukarısında, vücut dışarısında yer alır. İmplant ise deri altında bulunur. Elektrotlar da kokleanın içerisine cerrahi işlem ile yerleştirilir.
Doğuştan veya sonradan işitme kaybına uğrayan, işitme cihazıyla dahi duyamayan, işitme testinde koklear implant için uygun görülen 1 yaşına basmış çocuklar veya yetişkinler bu operasyondan yararlanabilirler. Sonradan kaza, hastalık ve operasyon gibi olaylar sonucu işitme kaybına uğrayan kişiler için de koklear implant uygulanabilir. İmplant, normal işitmeyi geri getirir diyemeyiz. Bunun yerine işitme engelli bir kişiye ortamdaki seslerin yararlı bir temsilini verebilir. Koklear implant, hastaların etrafındaki konuşmaları anlamasına yardımcı olabilir. Koklear implant da alınan sinyalleri yorumlamayı öğrenmek zaman ve eğitim gerektirir. Bu süre yaklaşık bir yıl sürebilir. Hastanın ameliyattan sonraki iyileştirme eğitimi bu süreyi kısaltmayı amaçlar.
Koklear implanttan faydalanabilmek için hastanın çok şiddetli işitme kaybı olması şartı aranır. Bu tedavi yöntemi işitme cihazlarından az ya da hiç fayda görmeyen hastaların çoğunluğunda başarılıdır. Bu tedavi yöntemiyle ilgili riskleri artıran herhangi bir tıbbi durum veya faktör hastada mevcut olmamalıdır. Hastaların operasyon sonrası iyileştirme oturumlarına katılmak için yüksek motivasyonda olmaları da işitmenin gelişmesi açısından oldukça önemlidir.
İşitme güçlüğü çeken hastalara işitme cihazı fayda sağlamadığında, koklear implanta başvurulur. Ancak her hasta koklear implant için uyumlu olmayabilir. Bunun belirlenmesi için hastaya işitme testi uygulanır. Yetişkin hastalarda sesleri hangi frekansta ve ne şiddette duyabildiğini ölçen bir test yapılır. Ancak bebeklerde sese tepki olamayacağından işitsel beyin sapı cevabı testi denilen BERA/ABR testi yapılır. Bebekler, mobilize olmayan hastalar veya zihinsel engelli hastalar da bu yöntemi kullanabilir. Bu testte beyin sapının sese olan cevabı izlenir.
Koklear implant ameliyatı genel anestezi altında yapılır. Operasyon yaklaşık 2 ila 4 saat arası sürer. Ameliyatta koklear implantın iç parçası kulak arkasına cerrahi müdahale ile yerleştirilir. Koklear ameliyatından sonra hasta, hastanede bir gün yatış yapmaktadır. Ameliyat sonrasında kulaklarda hafif baskı ve rahatsızlık hissedilmesi normaldir. Ameliyattan bir hafta sonra dikişlerin alınması için hasta doktor kontrolüne gelir. 2-3 hafta sonra implantın açılması ve ayarlamalarının yapılması için odyoloji birimiyle birlikte açılma işlemleri gerçekleşir. Bu anlarda hasta, ilk sesi duyar. Hastaların rahat duymasını sağlamak amacıyla ses yüksekliği ayarlanır. Koklear implant ameliyatı sonuçları hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Koklear implantasyonun sonuçlarını etkileyebilecek unsurlar arasında işitme kaybının yaşı ve işitme kaybı ile koklear implantasyon arasındaki sürenin uzunluğu başta gelir.
Koklear implant ameliyatı için yetişkinlerde belirli bir yaş kriteri yoktur. Ancak 1 yaşından küçük olan çocuklara ameliyat uygulanması uygun değildir. Çocuk hastaların yaşı 1’e ne kadar yakın olursa ameliyattan sonraki sürece alışmaları da bir o kadar kolay olur.
Her işitme kaybı yaşayan kişiler koklear implant adayı olmayabilir. İmplant adayı olup olmadığının belirlenmesi için öncelikle KBB doktoruna muayene olunması gerekir. Muayene sonucu yapılan odyolojik testler ile koklear implanta uygun olan hastalarla takılacak cihazın model ve rengine karar verilir. Ameliyat planlaması yapılır ve ameliyattan sonraki süreçte de hasta ve ailesi, iyileştirme süreçlerini özenle katılması beklenir.
İç parçanın takılması için KBB uzmanı doktor tarafından ameliyat gerçekleştirilir. Operasyondan yaklaşık 2-3 hafta sonra odyoloji ekibi tarafından dış parça takılır. Cihazın açılma işlemleri ve ilk ses ayarlamaları gerçekleştirilir. Bu aşamada aile, cihazın kullanımı, cihazın pili ve çocukla iletişim hakkında detaylı bilgilendirilir. Açılma işlemlerinden yaklaşık 15 gün sonra ikinci kontrol için aile muayeneye çağırılır. Daha sonra üçüncü ay ve altıncı ay olmak üzere tekrar kontroller ile cihaz ayarları güncellenir.
Yetişkin hastalarda cihaz ayarlamaları için işitme testine ihtiyaç duyulur. Hastanın hangi ses aralığında nasıl duyduğu bu testler ile belirlenir. Örneğin ses ayarlamalarında hasta kalın sesleri daha düşük duyuyorsa ayarlamalarda bu seslerin sesi artırılır. Ya da hasta, müzikle ilgileniyorsa ve müzik sesini cihazın gürültü olarak algılamamasını istiyorsa yine ayarlamalar isteğe uygun yapılır. Çocuklarda ayarlama daha zor bir süreçtir. Cihaz açılımı ve ayarlamalarda çocuklar, sese tepki vermeyebilir. Bebekler, seslere ağlayarak da tepki verebilirler.